Uzun süre oldu yazamadım.. Yeni eve taşınma telaşı üzerine küçük prensesin doğum günü hazırlıkları derken ancak ancak normale dönüyor hayatımız.. Gelen yorumları, soruları bekletmeden dönmeye çalıştım ama kafamdakileri dökecek yazılar yazmaya fırsatım olmadı hiç.. Haliyle biriktikçe birikti..
Taze taze kitap fuarıyla başlamak istedim önce..
Bu yıl ekstra bir ilgi vardı fuara.. Fazlasıyla karamsarlığa kapıldığımız bugünlerde bu gerçekten çok sevindirici birşey..
Ben de bizim küçük Çakıl ve Bambam için birkaç yayınevinin kitaplarını inceleyerek alma fırsatını yakalamak için oradaydım.. Kitapları incelemeden alamıyorum maalesef.. Sanırım internet üzerinden sipariş veremediğim tek şey kitap.. Sayfaları karıştırmak, çocuklarımın gözüyle içeriği incelemek hem daha yararlı kitapları almamı sağlıyor, hem de olası kötü sürprizleri engellemiş oluyorum.. Kitapçılarda da maalesef kısıtlı oluyor bulunabilecek kitaplar, bir yayınevi olsa diğerini bulamıyorsunuz.. O nedenle fuar bulunmaz bir fırsat bunun için..
Hemen başlayayım.. Fuara giderken aklımda iş kültür, tübitak, parıltı, yapa, gnr yayınevlerinin standlarını incelemek vardı öncelikle.. Geri kalan vakitte de diğer standları dolaşırım dedim..
İlk olarak Tübitak.. İncelemek istediğim 1001 şey kitabı o sabah bitmiş.. Böcekler çıkartma kitabımız keyifle okuduğumuz bir kitap olduğu için serinin diğer kitaplarından da aldım.. Bu kitaplarda canlılarla bilgi edinirken o canlının yanına çıkartmasını yapıştırıyorsunuz, keyifli ve oyunlu bir öğrenme metodu oluyor..
İş Kültür standında o çok sevdiğimiz pencereli kitaplardan vardı yine bolca.. Bu defa aşağıdaki iki kitaptan yana kullandık tercihimizi çok abartmadan.. 4 yaş döneminde tamda şu aralar ilgisini çeken konulardı..
Bir de tiyatro tutkunu kızımız için aşağıdaki kitabı aldık, bu kitabın değişik masal kahramanları için serisi var..
Oradan GNR kitap standına geçtik.. Çok uzun zamandır kullandığımız Güçlü şirin nerede saklanıyor kitabı serisinin diğer kitaplarından almaktı hedef.. Öyle ki bu kitaptan çok keyif almış, kalabalık bir resimdeki istenen birşeyi bulmak ve dikkati güçlendiren bu kitabı artık herşeyin yerini ezberleyerek tüketmiştik.. Serinin diğer iki kitabını da bu standda bulup almıştık sonunda..
Standda ilgimi çeken bir diğer kitap da aşağıdaki olmuştu.. Hikaye aralarına yapıştırılan çıkartmalar kitabı keyifli bir hale getiyor.. Kitabın birkaç farklı versiyonu mevcut..
Sırada Parıltı yayınları var.. Uzun zaman önce aldığım çıkartmalı kırmızı başlıklı kitabı için buradayım.. O kitabı öyle çok sevmiştik ki hikayenin arka fonundaki eksik resimleri çıkartmalarla tamamlamak ayrı bir keyif katmıştı kitaba.. O küçücük ellerin pür dikkat bir şekilde taşırmadan doğru yere yapıştırma çabaları, ağzın aldığı binbir şekil görülmeye değerdi her defasında.. Son sayfayı da yapıştırdığımızda çok üzülmüştü küçük prenses kitap bitti diye.. Bir de içinden karton maketi çıkan pamuk prenses kitabıydı Parıltı standını aratan bize..
Kırmızı başlıklı kız kitabı serisinin basımı bitmiş, ama şanstır ki ellerinde her seriden kitap kalmış son son.. Küçük kuzu uçacaktı mutluluktan..
Pamuk prenses kitabının benzerinden bulamadık maalesef..
Sırada Yapa yayınları var.. Standdaki görevlinin minnetsiz tavrına aldırmadan 216 kartlı ingilizce resimli kartlardan oluşan my magic dictionary setini sordum, maalesef artık basımı yokmuş, türkçesi vardı aynı setin, birde az sayıda karttan oluşan ingilizce bir set vardı.. Elimde zaten ABC yayınlarının kartları olduğu için bu ikisine gerek durmadım, benim istediğim derli toplu birçok alandan ingilizce sözcük olan parça parça olmayan bir setti..
Bir de 4 yaş için dikkat alıştırmaları içeren resimli eğlenceli bir kitap almıştık ama kitabı bulamıyoruz :(
Bunlar dışında çok stand dolaştım, çok kitap inceleme fırsatım oldu.. Genelde yayınlar birbirinin tekrarı.. Ama ilgimi çeken farklı gelen aşağıdaki iki kitap oldu:
Nar yayınlarının mozaik kitapları gerçekten çok eğlenceli tasarlanmış..
Sol taraftaki numaralandırılmış renkli küçük çıkartmaları ilgili resimlerin içindeki numaralı yerlerine yapıştırıyorsunuz.. Bu serinin daha küçükler için olan az sayılı olan serisi de var..
Bir de bu dev kitaplar ilgimi çekti.. Klasik masalların yanında farklı hikayeleri de mevcut.. Biz favorimiz olan Bremen mızıkacılarını seçtik..
Uzun süredir seçici davranarak iyi bir materyal arşivi yaptım kendime çocukların keyifle birşeyler öğrenmeleri için.. Ama elimin altında derli toplu bir eğitim seti arayışım hep devam etti, inceleme fırsatım oldukça hep inceledim, ama bugüne kadar gördüğüm hiçbir set beni tatmin etmemişti.. Fuarda da yine birkaç sete bakma, inceleme fırsatım oldu.. Ve bugüne kadar gördüklerim arasında içerik olarak en eğlenceli ve dolu dolu gelen Boyut yayınlarının Anaokulu seti oldu.. Fuara özel %53lük indirimi de görünce almaya karar verdim.. Sabiha Paktuna Keskin ve Neşe Erberk Anaokulu öğretmenlerinin adını da görünce yayın ekibi kısmında güvenim biraz daha pekişti..
İçinde fasikül fasikül dergiler olan bu setin büyük bir kısmını sayfa sayfa inceledim, gerçekten hiçbirşey atlanmamış.. Sadece kuşe kağıda olması kuru boya kullanmayı seven çocuklarım için zorluk yaratırmı diye tereddütüm oldu ama ilk denememizde çokta sıkıntı yaratmadığını gördüm..
Bir süredir eğlenceli çocuk belgeseli arayışında olan beni belgesel setleriyle ilk etapta heyecanlandırdılarsa da o sırada internetten açıp izlediğim demosu çocukları çokta içine çekecek eğlenceli bir anlatımda olmadığını görünce vazgeçirdi.. En azından benim çocuklarımı..
Bir kitap fuarı da böyle geçti gitti.. O kitap bu kitap derken kapanışını da yaptık fuarın.. Kapanış günü kapanışa yarım saat kala başlayan koli bantı sesleri, apar topar toplanmaya başlayan standlar rahatsız eden, katılımcıya saygısız bir görüntü olsa da fuarımız bitmiştir anonsuyla patlayan konfetiler eğlenceli görüntülerdi sonrasında..
Fuarda birkaç stand görevlisiyle ettiğimiz sohbetlerde ana konu ailelerden "bir sürü kitap alıyoruz ama çocuğumuz ilgilenmiyor" yakınmasının geldiği yönündeydi..
Ben çocuklarıma birşey alırken şunu hiç aklımdan çıkarmıyorum: Öncelik O Y U N.. Kurs arayışına girdiğimde de herhangi aktiviteye katılacaksa da bu önceliğim hiç değişmiyor.. Çocukların önce doya doya çocukluklarını yaşamaları gerek çünkü.. Disiplinle korkutarak değil oyunla özümseyerek öğrenmelerini sağlayacak şeyleri yerleri tercih edin..
Birşey yapacaksalar, birşey öğrenecekseler bu hep oyunla olacak.. Bu nedenle alacağınız materyalleri hep oyun oynadığını düşünerek başına oturacağı şekillerde seçin.. Ben bunun için incelemeden asla bir eğitim materyali almıyorum.. Ona birşey katmasından ziyade onu eğlendiricek mi oluyor ilk beklentim.. Onu eğlendirmeyecekse, zaten başına oturmayacağı için, ona birşey katıyor olmasının da bir anlamı olmayacak.. İkinci kural da bir ebeveyn olarak daha eğlenceli hale getirmek görevimiz olduğunu unutmamak.. Kitaplardan değişik hikayeler yaratmak, resimlerin belli kısımlarını kapatıp tahmin oyunları oynamak bazen sıkıldıkları bir kitabı bambaşka bir keyfe dönüştürüyor..
Kızımın şu an en kıymetli oyuncakları kitaplar mesela, hiçbir zaman zorla başına oturtmadım, genelde ondan gelen teklifle birlikte başına geçiyoruz ama her fırsatta alıp kendi başına birşeyler yaptığını da görüyorum.. Bazen saatlerce kitaplarının başından kalkmak istemiyor..
Sonuç olarak içinde oyun olan içinde ilgi olan herşeye var çocuklar.. Şu anda pek bir moda olan dikkat ve konsantrasyon eğitimlerini sadece kitaplardan beklemeden oyunlarla yaparsanız çok daha fazla yol katedersiniz..Yeter ki doğru yaklaşım.. Her zaman söylediğim "Eğitilemeyecek bir çocuk yok bence, biraz daha oyun biraz daha ilgi sadece"
Sevgiyle kalın..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder