3 Ekim 2013 Perşembe

Ek Gıdaya Geçiş Tüyoları 3..

Unutmayın bebeğinizin karnını doyurduğunuz bir dönem değil bu, yemek kültürünün temelini yani damak tadını oluşturuyorsunuz.. Yemek yedirme konusuna gelince, öncelikle yemek mutlaka yemek masasında yedirilmeli.. Erken falan demeyin, ek gıdaya başladığınız gibi mutlaka bir mama sandalyeniz olsun.. Ve yemek masasında bu sandalyenin sabit bir yeri olsun..Yemek kültürünün oturması için bu gerekli.. Onun da önünde mutlaka bir tabak ve kaşık olmalı, kendi yemeye teşvik açısından.. Parmak gıdalar dediğimiz besinleri sık sık eline tutuşturun.. Meyve, bisküvi gibi.. O kendi kendine yemeye çalışırken heryer batacak, oraya buraya atacak bırakın batsın.. Yedirdiğiniz öğündeki gıdaları ona isimlerini söyleyerek vermelisiniz.. Yemek yemek konusunda sıkıntılar varsa onunla birlikte siz de yemelisiniz, hatta ondan önce bir serviste kendiniz için açıp ona örnek teşkil ederek yemeğinizi yeyip sonra onu doyurabilirsiniz.. Daha önce de söylediğim gibi bebeğinizin masada bir yeri olmalı ve tüm ailenin yemek saatlerinde o aç olmasa bile masada aile ile birlikte olmalı, bu esnada eline sevdiği atıştırmalıklardan verilebilir..Herkesin yemeği bittiği zaman masadan kalkılmalı ve bebekte o zaman masadan kaldırılmalı.. Bu durum bebeğin kafasındaki yemek kültürünü ve aile bireyi olduğu olgusunu güçlendiriyor.. Diğer bir önemli konu ise bebeğinize yemek yedirirken tek odak yemek olmalı.. Yemek esnasında oyunlar oynanabilir ama odak yemekten çıkarılmamalı.. Yani yemek yedirmek için taklalar atılmamalı.. Yememe durumunda bırakıp yarım saat sonra tekrar denemek gerekiyor.. Bu süreçte ısrarcı değil,  kararlı olmak lazım,  sebze çorbasına bu kararlılıkla alışmıştık biz.. Yemeyeceğini bile bile hergün aynı saatte önüne koyduğum sebze çorbasını her yemek istemeyişinde ısrar etmeden ve onun kararına saygı duyduğumu hissettirerek önünden kaldırmış ama her gün aynı öğünde önüne koymaya devam etmiştim.. Bu durum sonunda meyvesini vermiş, zorlamadan ısrar etmeden yenmesi gereken birşey olduğu mesajını iletmemi sağlamıştı.. Bu reddetme süreci biraz uzasaydı yapılması gereken bir-iki hafta ara verip unutması sağlandıktan sonra tekrar denenmesi olacaktı.. O da olmadı diyelim sevdiği gıdalarla kamufle etmek son şans olacaktı.. İşin özünde hep onun bir birey olduğunu ve kararlarına saygı duyduğunuzu hissettirmek yatıyor.. Çok şükür ki durum bu kadar ilerlemeden sebzeye alışmıştık bile.. Şimdilerde ise hep yediği gıdaların farklı sunumları ile karşılaştıkça sebze çorbası eskilerden tanıdık bir öğün olması nedeniyle daha da bilerek ve severek içiyor.. Yemelisin şeklinde karşılıklı inatlaşmalar bu durumu pekiştirmekten, onu yemekten soğutmaktan, sizin sinirlerinizi bozmaktan başka bir işe yaramıyor.. Artı her inatlaşmada kazanan o oluyor.. Bu arada bir tüyo daha vereyim, ben herşeye dirençli bir bebek olması için meyve ve yoğurt vermeye başladığım o dönemde hiçbir zaman oda sıcaklığına gelmesini beklemedim, soğukta yeyip içmeye alışsın diye.. Başlarda buzdolabından az az verdiğim porsiyonlarla bebeğimi alıştırdım, sonrasında zamanla porsiyonları arttırdım.. Şimdi koca bir kase yoğurdu direkt olarak dolaptan çıkarıp yiyecek kadar alışık duruma.. Dilimi ısırarak paylaşmalıyım ki neredeyse yaşında olmamıza rağmen bir kere hastalanmadık.. Zorlamadan, diretmeden, onun bir birey olduğunu unutmadan, sevip sevmediklerini gözlemleyip saygı duyduğunuzu hissettirerek, doğru yaklaşımlarla çocuğunuza herşeyi yedirmek mümkün aslında.. Yeter ki yaklaşımınız doğru olsun..

4 yorum:

  1. Merhabalar,
    İletişim bilgilerinizi blogda bulamadığımdan buradan yorum bırakarak size ulaşıyorum. İyi bir çocuk doktoru arıyorum. Siz de araştırmacı bir anne olduğunuz için hangi doktora gittiğinizi ve memnun olup olmadığınızı öğrenmek isterim. Özelden yazmak isterseniz mail adresim : gozde.oner@gmail.com Çok teşekkürler

    YanıtlaSil
  2. Merhaba,

    Memorial hastanesinde yaşadığımız kötü tecrübenin ardından Anadolu Sağlık Merkezine geçiş yaptık.. Memorial Ataşehir hastanesinde ek gıdaya geçtiğimiz dönemde aslında normal olan kilo alımı yavaşlamasına dayanarak konan idrar yolu enfeksiyonu teşhisi kafamızı epey bulandırmıştı başta.. Sonrasında torba ile alınan idrar örneklerinde enfeksiyonun bir çıkıp bir çıkmaması durumuyla karşılaşınca bu işin uzmanı kimse ona devam edelim kararı ile araştırmalar sonucunda ASM'de nefroloji ve pegadoji alanında uzmanlaşmış Neşe Karaaslan Bıyıklı'ya geçiş yaptık.. İlk muayeneden bu yana yaklaşık 1.5 senedir gittiğimiz bu doktor uzmanlığının ve mesleğe hakimiyetinin yanında bize ve çocuğa yaklaşımıyla gerçekten takdirimizi kazandı.. Soran sorgulayan, doktor egosundan uzak, çocuğu genel tıp kalıplarına sokmaktansa çocuğu ve aileyi tanımaya anlamaya çalışarak, çocuğa özel yaklaşımlarıyla doktorlara tam da güvenimi yitirdiğim noktada gerçekten iyi bir seçimmiş dedirtti bize.. Bu arada hiç idrar yolu enfeksiyonu teşhisi de koymadı bu geçen süreçte.. Test yaptıralım dediğimiz zamanlarda bile bence gerek yok diyerek çocuğumuzu hiç gereksiz yere hırpalatmadı.. En son dipnot olarak şunu da eklemem gerekir ki, Gebze hastanesinin ferahlığı Ataşehir'de yok, bilginize:)

    YanıtlaSil
  3. Oglumun 6. Ayını bugün itibariyle bitirdik. 10 gun grip olduğu için biraz zayıfladı. En az yarım kilo daha fazla olmalıymıs kilosu.
    Ben henüz katı gıdaya nasıl geçmemiz gerektiğini araştırirken annem "çocuğumuz çok zayıf hemen başlamalıyiz. Yumurta verelim. Eti yalasın. ekmegi koklasın. Kahvaltı hazırlayayım. 3 öğün ek gıda vermezsen bu çocuk zayıf kalır....." Gibi daha bir çok sinir bozucu cümleler kuruyor 3 gündür. Sirf rahatlasin diye bi iki çay kaşığı armut verdik.
    İnternette binlerce bilgi var. Ama tek bi konuda hemfikirler ""ek gıda ana öğün değil"" yani kilo alsın diye katı gıda serüvenimize hız vermem gerekmiyor diye düşünüyorum. Ama bi taraftan da bebeğimin gerçekten çok zayıfladığını söylemeliyim. Geçen ay da zayıf demişti doktor. Bu ay hastalık yüzünden iyice zayıflamış.
    Yarın başlamak istiyorum ama ne yapacagim konusunda tam olarak emin değilim.
    Pirinçli kabaklı bişey mı yapsam yoksa her şeyi tek tek verip sonraki günlerde mı karıştırarak versem bilemedim.
    Bir de pirinçte arsenik olduğunu duydum.
    Brown rice denen esmer pirinç hakkında ne düşünüyorsunuz?
    Bu katı gıda konusunda daha detaylı günlük bir yazı yazsanız ne güzel olur. "İlk gün bunu. 3 gün sonra şunu. 10 gün sonra şunu."
    Çok uzun oldu kusura bakmayın ama bana çok yabancı bir konu olduğu için gerçekten zor bir dönemdeyim şuan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bebeklerin ilk 6 ay kilo alma hızı 6. Aydan sonra yavaşlar.. düşünsenize her ay yaklaşık 1 kg aldıklarını.. yani ek gıdaya başlasanızda bebeğiniz hızlı bir şekilde kilo almayacak artık bundan sonraki dönemde..
      Şu konuda haklısınız ek gıda ana öğün değildir, adı üzerinde ek gıdadır.. ana öğün hala anne sütüdür.. ek gıdaya geçiş dönemi bebeği gıdalarla tanıştırma, damak tadını oluşturma, yemek kültürünün temellerini atma dönemidir, bodoslama yemek yedirme dönemi değildir.. Şu anda olması gerekenden fazla ek gıda vermek kilo aldırmayacağı gibi çocukta yemeğe karşı bir tepki oluşturur ki bu, bu dönemi kurtarayım derken ömür boyu uğraşacağınız birşeydir, bir de hızlı geçiş alerji problemini de beraberinde getirebilir, uğraşır durursunuz.. Vucut direncinin düştüğü bu günlerde öncelikle bol bol emzirin.. 3 gün kuralına uyarak çocuğunuzu gıdalarla tanıştırmaya başlayın.. ek gıdaya nelerle nasıl geçtiğim konusunda sorular gelmeye başladığı için adım adım yazacağım bir yazıda.. bu akşam, olmazsa ilk fırsatta yayınlamayı planlıyorum..

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...