6 Aralık 2015 Pazar

Sakızdır deyip geçmeyin..


Titanyumdioksit'e Falım sakızlarda da rastlayınca yok artık dedim, tamam tatlandırıcı içeren janjanlı ambalajlı sakızlar çok fazla katkı maddesi içeriyordu da şekersiz sakızların daha masum olduğunu düşünüp içeriğine bakma gereği bile duymamıştım hiç.. Geçenlerde dikkat edip baktım Falım, Yıldız hepsi aynı.. Sakız mayası, aroma verici, renklendirici (titanyum dioksit), antioksidan (BHA ve BHT).. Titanyum dioksit, BHA ve BHT kanserojen katkı maddeleridir.. Onu yapar bunu yapar diye uzun uzun bahsetmeyeceğim, zaten internet üzerinde kolaylıkla bulabilirsiniz vücuda verdiği zararları..
Yani sözün özü hem şekerli, hem şekersiz her sakızı uzak tutun çocuğunuzdan.. Ayda yılda bir diğer çocuklardan gördükçe tabii ki çiğneyebilir ama elinizin altında bulundurmayın, aklında yokken teklif eden siz olmayın.. Her zaman söylediğim gibi gündelik yaşamında, rutininde yer vermeyin katkı maddeli gıdalara.. Yoksa çocuklar adı üzerinde, görüp istediği özel durumlar mutlaka olacaktır..
Aşağıdaki yazı açık açık anlatmış durumu..

www.ruhsalyasam.com isimli siteden alıntıdır.

Dikkat, Sakızdır Yutmayınız!
"2.5 gramlık küçücük bir sakız en az 18 tane katkı maddesi içeriyor. En az diyoruz, çünkü her bir katkı maddesinin 1-3 tane kendi koruyucu katkısı vardır.
Sakızın üzerinde "Laksatif etki (ishal) yapabilir" ve "Sakızdır, yutmayınız" uyarıları yer alır. Çocukların bu uyarıyı anlaması beklenemez ve tabii ki küçük çocukların hepsi sakızı yutar!
Basit bir sakızın içindekiler:
 Sakız mayası (sakızın ana maddesi): Ambalajda belirtilmeyen, sakız mayasının içindekiler şunlardır: Kauçuk, vaks, antioksidant, elastomer, reçine, venil polimer, parafin ve katkı maddeleri (hangi katkı maddeleri olduğu belirtilmemiştir)
Tatlandırıcılar (7 tane): Doğal olmadığı için, hepsi de hazmı bozar ve diyabete zemin hazırlar. Buna ek olarak aspartam gibi bazı tatlandırıcılar beyin faaliyetini bozar, baş ağrısı, baş dönmesi ve bayılmalara sebep olur. Dudaklarda, dilde ve ayaklarda şişme yapar. Aspartam, fenilalanin denilen bir amino asit içerir. Fenilalanin ve metabolikleri, kan ve dokularda birikir. Çocukların gelişmekte olan üreme organlarında ve beyinlerinde hasara yol açar. Bu hasar, kısırlığa, zeka geriliğine ve çocukların zihinsel özürlü olmasına neden olur.
Doğala özdeş aromalar (3 tane): Gen teknolojisi ve nanoteknoloji yöntemleriyle üretilenler beden-ruh dengesini ve hormonal dengeyi etkiler.
Nem tutucu (Gliserol): Büyük ihtimalle domuz ürünü ya da mezbaha atıklarından elde edilir. Gen teknolojisi ve nanoteknoloji yöntemleriyle de üretilebilir.
Emülgatör (Lesitin): Büyük oranda domuz ürünüdür. Bitkisel olanlarda "soya lesitini" yazar.
Parlatıcılar (2 tane): Onlardan biri, "şellak"tır ki, genetiği değiştirilmiş bir tür "bit"ten elde edilir. Alerjilere ve beklenmeyen yan etkilere yol açabilir. Diğeri "karnauba mumu"dur. Brezilya hurması mumuna benzeyen sentetik bir mumdur. Aslında kağıtçılık, mobilyacılık gibi sanayilerde kullanılan bir parlatıcıdır.
Renklendirici ve nem tutucu (Titanyumdioksit, E 171): Nanoteknolojide kullanılan ana maddelerden biridir. Bir süredir mineral şeklinde değil, nanoparçacıklar halinde kullanılmaktadır. Ağız yoluyla vücuda giren ve dokularda depolanan bu nanoparçacıklar, organik bir maddeyi su ve karbondioksite kadar parçalama özelliğine sahiptir. Kuvvetli nem tutucu olduğu için, vücudun su terkibi üzerinde çok etkili olabilir. Çok geniş bir kullanım alanı vardır: İlaçlar, vitaminler, şekerlemeler, sakızlar, un, şeker, tuz, karbonat, kabartma tozu ve küçük parçacıklar halindeki bütün gıdalara beyazlatıcı ve nem tutucu olarak katılır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...